Özel Röportaj: Bisikletli Gezgin Eléonore’un Yolculuğu

by Özgenur Aydın

Fransa’dan bisikletiyle yola çıkan gezgin Eléonore, geçtiğimiz hafta Bursa’daydı. Mayıs ayının ortasından beri yollarda olan Eléonore ile yola çıkma amacını, tecrübelerini, iklim krizini ve bisikletin özgürleştiren etkisini konuştuk.

Röportaj: Özgenur Aydın

Fransız Eléonore Mahée, 28 yaşında ve ziraat mühendisi. Fransa-İtalya sınırından yola çıkan gezginin varış noktası ise İran. Şu ana kadar İtalya, Arnavutluk, Karadağ, Makedonya ve Yunanistan’ı geçen gezginin, geçen haftaki durağı Bursa’ydı. Bursa’da Nilüfer Belediyesi’nin Ürünlü’de yaptığı “kent bostanı”nda bir araya geldiğim Eléonore ile yolculuğunun amacı ve motivasyonu hakkında muhabbet ettik.

Onun yolculuğun amacı kendisini diğer gezginlerden ayırıyor. Çünkü, yolculuğunun pusulası yerel tohumlar. Ekili biyoçeşitlilik ve geleneksel tohumlarla ilgili bilgiler almak, yerel tohumları incelemek ve nasıl korunduğunu öğrenmek, ekolojik tarım uygulamalarını görmek için bisikletiyle yola çıkan gezgin, bu alanda edindiği bilgiler ile faaliyet yürütmek ve bir eylem planı oluşturmak istiyor. Bunun için “Cycling Seeds” adını verdiği projesini yarattı. Bu projenin yaratımında, Auriane Bertrand’ın “Seed Tour” adlı belgeselinden ilham aldığını söyledi.

Tohumların günlük beslenmemizi doğrudan etkileyen bir element olması üzerinden; gıda seçimlerinin ve biyolojik çeşitliliğin insanların sağlığına, küresel boyutta ise gıda bağımsızlığı, gezegenin sağlığına da doğrudan bir etkiye sahip. Günümüzde tabaklarımızdaki tohumların çoğunluğu endüstriyel tarımdan gelen tohumlar. Dünyadaki yiyeceklerinin %75’inin sadece 12 bitki ve beş hayvan türünden gelmekte. Bu konuda farkındalık yaratmak ve çalışma yürütmek isteyen Eléonore’un attığı adım, bisikletin pedallarını Fransa’dan İran’a doğru çevirmek oldu. Bu esnada uğradığı farklı ülkelerdeki ekili biyolojik çeşitlilik çalışmalarını ve yerel tohumları yerinde görmek, tohum ağlarını keşfetmek, araştırmacılar, çiftçiler ve belediyelerle iletişime geçmek gibi yöntemleri takip ediyor. Endüstriyel tarımın yarattığı tahribata dikkat çeken gezgin; günümüzdeki tohumların biyolojik çeşitliliğin azalmasına, toprak tuzluluğuna, kimyasal gübre miktarının artışına neden olduğunu belirtti. Bununla birlikte çok uluslu şirketler, GDO’lu tohumların patentini alıp ve çiftçileri kendilerine bağımlı hale getirdi. Agronom olan Eléonore, çözümün gıda egemenliği kavramının yaygınlaşması ve gıda zincirinin şirketlerin değil üretici ve tüketicilerin kontrolü altında olması gerektiğini aktardı.

Duraklarından biri olan Nilüfer Belediyesi’ndeki tohum kütüphanesini, bostanları ve kompost evini ziyaret eden Eléonore, çalışmalar hakkında bilgiler edindi. Nilüfer Belediyesi Ertan Ayçetin Bisiklet Evi’ne de uğrayan Eléonore, bisiklet ve iklim krizi ilişkisi hakkında şunları söyledi: “İklim krizine karşı eylemlerden ulaşım aracı olarak bisikleti seçmek ve bunu yaygınlaştırmak çok önemli. Sıfır emisyonlu bir araç ile iklim değişikliğine karşı doğrudan bir etki yaratabilirsiniz. Bunun için bisiklet yollarının yaygınlaşması, insanların bisikleti tercih etmesi gerekiyor. Böylelikle zaman içerisinde bisiklet kültürü oluşacaktır.” Kendi blogunda bisikletle yolculuğuna dair diğer bisikletçilere de yardımcı olacak birçok ipucu mevcut: Bisikletle Yolculuk

Eléonore, Ürünlü’deki bostanda tohumları inceliyor.

İşinden istifa edip yol macerasına başlayan Eléonore, yalnız gezmeyi tercih ediyor. Ancak gideceği ülkelerde bağlantılar oluşturarak tohumlar hakkında onlarla iletişime geçiyor ve bir sonraki destinasyonunun bağlantılarını oluşturuyor. Yalnız seyahat etmenin tehlikeli ama özgürleştirici ve insanı olgunlaştıran bir deneyim olduğunu ifade etti ve şunları ekledi: “Yola çıkacaksanız yola ve kendinize göre uygun bisikleti seçmeniz gerekiyor. Yolda başınıza ne geleceğini bilemediğiniz için bisikletin özelliklerine hâkim olmak ve tamirini öğrenmek şart. Güvenlik önlemi olarak ise devletin aygıtlarını tercih etmiyorum. Gideceğim yere göre en uygun rotayı ve kalma yerini planlıyorum.”

Yolculuğu boyunca kendisine verilen tohumları “sembolik” şekilde yanında taşıyacak -bunun nedeni bisikletin yükünü arttırmamak- ve gittiği yerlerdeki insanlarla değiş tokuş edecek. Fransa’ya dönüşünde ise paylaşmak için bir kısmını saklayacak. Bursa’dan Kapadokya’ya pedal çevirecek olan Eléonore’un sıradaki varış noktaları: Gürcistan, Ermenistan ve İran.

Eléonore’un öğrendiklerini ve deneyimlerini güncel şekilde yazdığı bir blogu var: Eléonore’un Blogu. Blog üzerinden hedeflediği yolculuğun ayrıntılarını, gezdiği ülkelerdeki hikâyeleri ve ekolojik çalışmalar hakkında bilgilere erişebilirsiniz. Blogun içeriklerine yorum yapmaktan ve “contact” kısmından onunla iletişime geçmekten çekinmeyin!

 

You may also like

Leave a Comment