Veliahtın İlk Fethi

by Mustafa Kaya

Formula 1’in en özel ve ihtişamlı pistlerinden biri olan Monza’da, bundan 14 yıl önce genç bir pilot ilk galibiyetini aldı. Podyumun tepesinde bir Alman ve bir İtalyan takımı vardı. Ama ne Alman pilot Michael Schumacher’di ne de İtalyan takım Ferrari’ydi. Podyumun tepesindeki genç, çocukluğundan beri kahramanı Schumacher’i izleyen, onunla büyüyen ve kırmızı arabasıyla yaptıklarından büyülenen bir pilottu. O hafta sonuna kadar yükselen performansı olsa da kimse gridin arka sıralarında görmeye alıştığımız takımıyla 21 yaşındaki bu genci bitiş çizgisini ilk geçen sürücü olmasını beklemiyordu. Schumacher’in veliahtı olarak görülen genç Alman’ın, F1’in zirvesine çıkacağı yolda attığı ilk adımlar Monza’da duyulmaya başladı. Birçok özel ana sahne olan bu sihirli pistte 2008 yılına gidelim.

Toro Rosso STR3, Vettel’e 53 yarış galibiyetinin ilkini getirdi.

Hız tapınağı Monza, bundan tam 100 yıl önce ilk kez bir grand prix’e ev sahipliği yaptı. Güncel Formula 1 takviminde bir yarışa ev sahipliği yapmış en eski pist olan Monza’da, 1950 yılından itibaren başlayan Formula 1 Dünya Şampiyonası’nda sadece bir sene yarış koşulmadı. 1980 senesinde İtalyaGP, Monza yerine İmola’da yapıldı ve Monza pisti F1 Dünya Şampiyonası’na o sene ev sahipliği yapmadı. Avrupa’nın en büyük şehir parkında yer alan Monza, tifosilerle her sene yarış hafta sonunda kırmızıya boyanıyor. Pistin “hız tapınağı” olarak adlandırılmasının sebebi ortalama hızda en hızlı pist olmasıdır. Uzun düzlüklerin yavaş şikanlarla birleşmesi motorları tam güçte çalıştırırken vites kutularına çok fazla yük bindiriyor.

Autodromo Nazionale di Monza

İtalya Grand Prix’sinin ve tifosinin evi, 2025 yılına kadar takvimde yer almak için anlaşması bulunuyor. Son yıllarda Amerikan ve Arap pistlerinin takvimi işgal etmesiyle Formula 1’in tarihi pistlerinin takvimdeki yerleri tehlike altında. Hockenheim çoktan kaybedildi, Monako’nun ve Spa’nın yerleri tehlike altında, Monza’nın yeriyse şu an için 2025 yılına kadar güvenli görünüyor.

Monza’nın ilk şikanı: Rettifilo

Monza’da birçok sihirli an yaşandı. Bunlardan sonuncusu 2021 yılında McLaren’den geldi. 2012’den beri podyumun ilk iki basamağına çıkamayan İngiliz takımı, tarih boyunca en büyük rakipleri Ferrari’nin evinde podyumun zirvesini kapattı. Bir başka sihirli an 1971 yılındaydı. Peter Gethin tek zaferini Ronnie Peterson’ın 0.01 saniye önünde aldı. Takvimler 1988’i gösterdiğinde tarihin en dominant sezonuna geliyoruz. McLaren Honda pilotları Alain Prost ve Ayrton Senna 16 yarışın sadece birini kazanamadılar. Bu yarış Enzo Ferrari’nin ölümünün ardından koşulan ilk Monza yarışıydı ve kazananı Ferrari pilotu Gerhard Berger oldu. 2020 yılındaysa Pierre Gasly ilk yarış zaferini Alpha Tauri’yle Monza’da aldı. Bu galibiyet 1985 yılında Minardi adıyla kurulan takımın ikinci galibiyetiydi.

2019’da Ferrari pilotu Charles Leclerc Monza’yı kazanınca pist kırmızıya büründü.

Monza’daki sihirli anlara ve tarihe bir kısa göz attık ama içlerinden en şaşaalısına şimdi bakıyoruz. 1985 yılında Minardi adıyla kurulan ve günümüzde Alpha Tauri adıyla gridte yer alan takım, 2006’da Red Bull operasyonuyla Red Bull’un junior takımı oldu. Kırmızı boğanın İtalyancası Toro Rosso ismiyle gridte boy gösterdi. Takımın misyonu basitti: Red Bull Racing’e pilot yetiştirmek ve İtalya’da düşük olan Red Bull satışlarını arttırmak. Arka sıralarda yarışırken görmeye alıştığımız bu mütevazi takımla 2008 Monza’da Sebastian Vettel adını Formula 1 tarihine yazdırdı. 2006’da sadece 1 puan ve 2007’de 8 puan kazanabilen bu takım, genç Vettel’le yağmurlu 2008 Monza yarışını pole pozisyonundan başlayıp kazandı. Monza’da yaşanan bu anı şüphesiz kimse beklemiyordu.

Formula 1’in en özel anlarından biri: Genç Vettel beklenmedik şekilde Toro Rosso’yla bitiş çizgisini en önde geçiyor.

2008 sezonu yakın Formula 1 sezonlarından en heyecanlılarından biriydi. 2007’de Alonso Hamilton kapışmasıyla şampiyonluğu bir puan farkla Ferrari pilotu Kimi Raikkönen kaptıran McLaren Mercedes, Alonso ile yolları ayırmıştı. Yerine Heikki Kovalainen’i getiren McLaren’de birinci pilot tartışmasız Lewis Hamilton’dı. Ferrari ise pilot kadrosunu Kimi ve Massa ile korumuştu. Bu ikilinin ardından BMW Sauber de Kubica ile şampiyonluk mücadelesini en yakından takip etti. Monza’ya kadar şampiyonluk mücadelesinin içinde olan Raikkönen yarışta Hamilton gibi yükselememesinin ardından yarışı puansız kapatmış ve şampiyonluk yarışana fiili olarak havlu atmıştı. 2008 şampiyonluk mücadelesi, Hamilton ve Massa arasında son yarış Brezilya’nın son turuna kadar devam etti.

Hamilton ve Massa 2008’de son tura kadar şampiyonluk savaşı verdiler.

2008 sezonunun 14. durağı yağmurlu bir hafta sonu oldu. Sıralama turları ve yarış yağmur altında koşuldu. Sıralama turunda birçok sürpriz oldu. En büyüğü pole pozisyonunu Toro Rosso-Ferrari’siyle oturan genç Vettel’di. Vettel, 21 yıl 72 günle en genç pole kazanan F1 pilotu oldu ve bu rekor hala güncel. Bir diğer cumartesi sürpriziyse Hamilton’ın, Raikkönen’in ve Kubica’nın kendilerini ilk 10’a atamamalarıydı. Pazar gününe hiç beklenmedik bir grid dizilimi ile geçilirken yağmurun yarış içinde etkisini arttıracağı verileri de öngörülebilirliği iyice azalttı.

2008 Monza’yı pol pozisyonundan başlayıp kazanan Seb, görmeye alışacağımız galibiyet sevincini Formula 1’de ilk defa bu yarışta yaptı.

Pazar günü yağmur etkisini iyiden iyiye arttırdı. Tüm pilotlar aşırı yağışlı hava lastikleriyle pistteydi ve yarışın güvenlik aracı ardında başlamasına karar verildi. Vettel daha ilk turlardan itibaren farkı açmaya başladı. 18. turda ilk pit-stopunu yapana kadar zaten 10 saniye farkı açmıştı bile. Yarışın geri kalanın hiçbir hata yapmadan Toro Rosso’yu bitiş çizgisine getirmesi yeterliydi. Genç Alman da tam olarak onu yaptı. Geçiş sayısının çok fazla olduğu yarışta trafiğe düşmeden hata yapmadan bitiş çizgisini gördü. Son turda kendi en hızlı turunu da atarak maksimum hızda yarışı kazandı. Arkalardaysa yarış alev aldı. 15. ve 14. başlayan Lewis ve Kimi yarışa heyecan kattılar. 10. turda Hamilton Raikkönen’i geçtikten sonra bizi daha sonra sık sık izlettirecek üst düzey yağmur sürüşlerinden birini gösterdi. Tıpkı lider Vettel gibi. Lewis bir ara lider Vettel’i bile kovalamaya başladı. Ancak beklenen ani yoğun yağışın gelmemesi ile plan dışında bir pit yapıp gridteki herkes gibi standart yağmur lastiğine geçince yarışı muhtemel bir beşincilikten oldu. Raikkönen ise daha önce de dediğimiz gibi bu yarıştan puan çıkaramayınca şampiyonaya fiili olarak havlu attı. Kubica ise 11’incilikten başlayarak podyumun son basamağına kadar çıkarak Hamilton ve Massa ardından sürpriz şampiyonluk adaylığını devam ettirdi. Alonso’ysa her zamanki gibi gride heyecan katan isim oldu. Performansı; Ferrari, Mclaren ve BMW’nin çok gerisinde olan Renault’suyla yağmur altında sürpriz çıkartmaya çalıştı. 30. turda standart yağmur lastiğine geçerek bir kumar oynadı ancak bu kumar kendisini çok da yukarıya çıkarmadı. Massa’ysa bu hafta sonunu Hamilton’ın bir puan gerisinde kapattı. Tıpkı sezon sonundaki gibi.

53 tur boyunca pist üstünde birçok geçiş oldu ancak genç Vettel bu geçilenler arasında değildi.

O hafta sonunun yıldızı ise Formula 1’e o seneden itibaren damga vuracak genç Sebastian Vettel’di. 12 saniye farkla kazandığı bu yarış, takımının yarıştığı 388 yarıştaki ilk galibiyetleriydi. Alman pilot, 2016 yılında Verstappen yarış kazanana kadar en genç yarış kazanan pilot unvanını elinde tuttu. Vettel podyumun zirvesine çıktığında önce Alman milli marşı sonrasındaysa İtalyan milli marşı okundu. Schumacher’le alışılan bu iki milli marşa 2006 Çin’den sonra ilk kez Vettel sporseverlere dinletti. Bu yarışa kadar Vettel’in performansı yükselerek geldi. 18. cepten başladığı 2008 Monako yarışını beşinci bitirdi. Kanada, Almanya, AvrupaGP’si ve Belçika’da puanlar aldı ve Monza’da zirveye ulaştı. 2008 Monza’da 53 zaferinin ilkini alan Seb ayrıca Ferrari motoruyla Ferrari dışında bir takımla yarış kazanan tek pilot konumunda. 2008 sezonunda Red Bull, Renault motoru kullanırken Toro Rosso 2007 model bir Ferrari motoru kullanıyordu. Red Bull daha ilk galibiyetini almadan Toro Rosso ilk galibiyetini aldı. Bu Red Bull kampının sevincini gölgelese de bir sonraki sezon takımlarına katılacak genç yetenek yarış kazanarak geldi ve 2009 sezonunda Red Bull’a ilk yarış zaferini yine Vettel getirdi.

Takımı da Vettel gibi o gün Formula 1’deki ilk galibiyetini aldı.

Sebastian Vettel Formula 1’de yarış kazandığı ilk yer Monza’ya 2022’nin Eylül ayında son kez yarış pilotu olarak geldi. Aston Martin AMR22B’nin motor arızasıyla son Monza yarışında bitiş çizgisini göremedi. İlk yarış kazandığı yer ayrıca spordaki aşkı Ferrari’nin evi. Ferrari döneminde podyumlar görse de kırmızılarla Monza galibiyeti hiç gelmedi. En özel yarış pistlerinden biri olan bu pist, grand prix tarihinde de birçok özel an barındırıyor. Bunlardan en özeliyse, 21 yaşındaki bir gencin gridin en hızlı yedinci veya sekizinci arabasıyla bitiş çizgisini en önde gelmesiydi. Hayranı olduğu takımın evinde ilk galibiyetini alan gencin hikayesinin devamı ilk galibiyeti kadar görkemliydi.

“…and that’s one of the greatest things I’ve ever seen in grand prix racing”

You may also like

Leave a Comment