Formula 1’e giden yol hiç ama hiç kolay değil. Bu yolun son basamağı ise yol kadar çetrefilli olan Formula 2 serisidir. Sezon öncesinde bir ön bakış yapmıştık. Onu burada bulabilirsiniz. Şimdi ise 8 raundu ve 16 yarışı geride bıraktıktan sonra kısa bir değerlendirme vakti geldi. Cem’in performansına ve sezonun enlerine bir göz atalım.
Cem Bölükbaşı
Öğrenecek Çok Şey Var
Cem için çok ideal geçen bir deneyim olmadı. Özellikle sezon başında tek turlarda çok sıkıntılar yaşadı. Seriye ve araçlara tecrübesizliği doğal olarak onu gridin en gerisine gönderdi. Suudi Arabistan hafta sonunda ve İspanya’da sezon ortası testleri sırasında yaptığı kazalar onun gelişim sürecine de büyük darbe vurdu. Cem gibi çaylakların en çok ihtiyacı olduğu şey olabildiği kadar araçta vakit geçirmektir. Fakat kazalar ve sakatlık nedeniyle çok değerli zamanlar kaybetti. Suudi Arabistan’da ve Imola’da yarışamadı. Bunun etkisi ile yarış temposunu da istediği oranda geliştiremedi. Tüm bunların üstüne özellikle sprint yarışlarında gördüğümüz kötü lastik koruma performansı da gelince henüz puanla tanışamadı.
Fakat Cem için her şey olumsuz değildi. Cem’in en çok dikkat çeken ve en başarılı olduğu konu start alma yeteneği oldu. Starlarda çok iyi reaksiyon göstererek kendisini öne atmayı her seferinde başardı. Genel temposunu da yükseltmeyi başarırsa o kazandığı sıraları korumaya da başlayabilir. Şimdilik yukarıda bahsettiğim sebeplerden ötürü start sırasında kazandığı sıraları korumakta çok zorlanıyor. Bunun yanında temiz bir sürücü olması da onu pistte yükseltiyor. F2 sürücüleri kendisini kanıtlamak için fazla riskler almayı sever. Cem ise daha sakin yapısı ile kazalardan uzak kalmayı başararak yükseliyor. Bakü’de talihsiz kazalara karışmasaydı kariyerinin en iyi sonuçlarını elde edebilirdi.
Cem’in takım arkadaşı Enzo’nun iyi performansı da onun için pek iyi olmadı. Enzo üç podyum ile etkili bir performans gösterdi. Imola’da Cem’in yerine geçen David Beckmann’ın da o hafta sonu puan alması Cem’e pek yaramayan bir sonuç oldu. Tüm bunların yanında geçici gelen pilotların aldığı puanlar nedeniyle 22 kişilik şampiyonada 23. sıraya gerilemesi ağızda kötü bir tat bıraktı.
Sezon Ortasının Hayal Kırıklığı: Prema Takımı
Herhangi bir Formula serisine bakarsanız orada Prema takımını görebilirsiniz. İtalyan kökenli takım katıldığı hemen hemen her seride şampiyonluk için savaşıyor. Formula 2’de de son yıllarda bu değişmeyen bir gerçekti. 2017’de Charles Leclerc, 2020’de Mick Schumacher ve 2021’de Oscar Piastri ile şampiyonluğa ulaşmayı başardılar.
Fakat bu sene takım beklenenin çok ama çok gerisinde kaldı. İki Red Bull akademi pilotu ile başladıkları sezonda galibiyet savaşından bile çoğu zaman uzakta kaldılar. 3. senesinde olan Jehan Daruvala şampiyonluk hedefi ile girdiği sezonda henüz yarış galibiyeti alamadı. F1 koltuğu için güçlü bir aday değil. Fakat burada alacağı bir şampiyonluk ona farklı kapıları daha kolay açabilirdi. Monaco’da gelen ikincilik ile sıralamada biraz olsun yukarılara tırmanmıştı. Şimdilik şampiyona dördüncülüğüne yerleşmiş vaziyette.
Takım arkadaşı Dennis Hauger ise iki yarış kazanmasına rağmen ne istediği tempoyu ne de istikrarı yakalayabildi. 16 yarışta dokuz kez puan barajının dışarısında kaldı. Domine ettiği bir Formula 3 sezonundan sonra Norveçli için şu ana kadar istediği performansı yakaladığını söylemek zor. Monaco’da kazandığı Sprint yarışı, onun için bu sezonun tesellisi olacak gibi duruyor. Onun gelişimi Red Bull’un gelecek planları için kritik bir süreç olacak.
Williams akademi pilotu ve şampiyona ikincisi Logan Sargeant
Sezon Ortasının En İyi Çaylağı: Logan Sargeant
Bundan çok değil 5-6 sene öncesine gidersek Amerika ile Formula 1’in arası limoni diyebileceğimiz bir ilişkiye sahipti. Ülkenin 2005’de Indianapolis’de yaşanan faciadan sonra spor ile pek iyi değildi. Bir ayrılma dönemi yaşanmış, daha sonrasında ise 2012 yılında COTA pisti ile yeniden bu topraklara gelmişlerdi. Yeni pist ile geri dönseler de ilgi vardı ama popüler değildi. Liberty Media’nın satın alması ile Amerika ile ilişkileri başka bir boyuta taşındı.
Şimdi ise takvimde üç Amerika yarışı var. Amerikalı bir takım olarak Andretti spora girmek istiyor. Netflix’in en çok takip edilen içeriklerinden biri “Drive to Survive” dizisi oldu ve yıllar sonra ise Amerikalı bir F1 pilotu görmeye hiç olmadığı kadar yakınız. Asıl adaylar IndyCar tarafından olsa da Logan Sargeant da kendisini koltuklar için bir aday yapmaya çalışıyor. Sene başında Williams akademisine katılan Amerikalı pilot, 2020 yılında F3’de üçüncü olarak iyi bir çıkış yakalamıştı. 2021’de takım değişimi sonucunda geri adım atarak aynı seride yedinci oldu. Bu sezon ise çaylak olmasına rağmen Carlin ile şu anda ikinci sıraya yerleşti. Sezon başından beri temposunu gittikçe arttırmayı başardı. Bakü’de gelen ana yarış ikinciliğini Silverstone’da domine ettiği bir ana yarış galibiyeti ile takip etti. Avusturya’da gelen ikinci zafer ile de taçlandırdı. Williams eğer gelecek sezonlarda bir koltuk arayışında olursa Logan, o koltuk için çok ciddi bir aday olma yolunda ilerliyor.
Sürücüler Sıralaması
Sezon Ortasının En İyisi: Felipe Drugovich
Sezonun her yarışında en hızlı isim değildi. Fakat en istikrarlı olmayı başardı. Elde ettiği 4 galibiyet ve 2 pole ile şimdilik zirvede tek başına yer alıyor. En son 2018 yılında Euroformula Open serisinde şampiyon olmayı başarmıştı. Şu ana kadar ki istikrarlı performansı ile en büyük favori Theo Pourchaire’e fazla şans tanımadı.
Brezilyalılar yıllar boyunca motor sporlarına birçok dev yetiştirmeyi başardı. Belki Drugovich vatandaşları gibi büyük başarılar elde edemeyecek fakat vatandaşlarını en azından şimdilik sevindirmeyi başarıyor. Adaşları Felipe Nasr ve Felipe Massa’dan beri Formula 1’e çıkmayı başaran bir Brezilyalı olmadı. Drugovich de şampiyonluğa gitmesine rağmen bunu değiştirecekmiş gibi durmuyor. MP Motorsport aracı ile beklenenin çok üstünde bir performans gösterse de farklı etkenler onu bir üst basamaktan uzak tutuyor.
Formula 1’deki koltuk darlığı başlı başına zaten bir problem olarak duruyor. Bunun üstüne Drugovich’in herhangi bir takımın akademi pilotu olmaması da işini zorlaştırıyor. Ne kadar güçlü bir sponsorluk getirebileceği bir muamma. Şampiyon olması durumunda F1 koltuğu bulamasa bile Formula E veya farklı bir seride kendisine rahatlıkla koltuk bulması ise yüksek ihtimal gibi gözüküyor.
Fakat burada değerlendirilmesi gereken farklı bir konu daha var. Felipe’nin şampiyon olup F1’e çıkamadığı senaryoda son dört yılda üçüncü kez şampiyon pilot kendisini üst seviyeye atamamış olacak. Bu da bizlere doğal olarak bu serinin ne kadar da etki ettiğini sorgulamamızı gerektirebilir. 2019 yılında Nick De Vries, 2021 yılında da Oscar Piastri şampiyonluk sonrası koltuk bulamadı.
Theo Pourchaire ve Felipe Drugovich
F1 Koltuğu İçin İlk Adaylar:
Theo Pourchaire beklediği şampiyonluktan şimdilik uzak olsa da en büyük aday olarak yerini koruyor. Alfa Romeo için aslında ana plan Guanyu Zhou ile 2022 sezonunu bitirip 2023’de koltuğu Theo’ya bırakmaktı. Fakat gerek Zhou’nun etkili performansı gerek de Pourchaire’in istediği istikrarı yakalayamaması ile bu plan bir sene daha ertelenmiş gibi gözüküyor.
Red Bull tarafında ise 5 pilotla başladıkları sezonda Vips’in ırkçılık olayı ile birlikte bu sayı altıya düştü. Vips en ciddi aday olarak gözükse de hem akademiden kovuldu hem de kariyerini bitirme noktasına getirdi. Liam Lawson özellikle geçen sezon DTM serisinde yeteneklerini sergilese de bunu iki yıldır F2 kariyerine fazlasıyla yansıtamadı. Kalan pilotlardan ikisi yukarıda bahsettiğim gibi Prema ile zayıf kaldılar. Geriye kalan çaylak Iwasa da zaman zaman etkili performanslar gösterse de tam o seviyeye çıkmadı. Olası Alpha Tauiri koltuğu için yarış hala açık.
Logan Sargeant için işler biraz daha karışık gözüküyor. Nicolas Latifi’nin yerine en büyük aday Oscar Piastri olarak gözüküyor. Alex Albon yerine bir pilot arama durumu oluşursa orası için çok önemli bir aday olacak.
Farklı isimler henüz bu pilotlar kadar yakın değil. Jack Doohan kendisini ne kadar gösterirse göstersin Alpine için öncelik Oscar Piastri’de olacak. Frederik Vesti, Mercedes koltuğu için henüz gerekli yeterlilikleri göstermedi.
Prema takımı: Jehan Daruvala ve Dennis Hauger
Yol Hala Daha Uzak
Finalden hala daha uzaktayız. Yani daha akacak çok su var. Önümüzde 6 raunt ve 12 yarış var. Çok fazla şey değişebilir. Cem için işleri değiştirip puan alması artık şart. Takım arkadaşının temposunu yakalaması lazım.
Şampiyonluk yarışında ise Drugovich kontrolü başından beri elinde tutuyor. Theo bir sürpriz yapıp geriden gelip kazanabilecek mi, bekleyip göreceğiz. Logan Sargeant da artık bu ikilinin partisine katıldı. Takımlar savaşı da yine Logan’ın devreye girmesi ile üçlü bir savaşa dönüştü. MP Motorsport ve ART arasındaki düelloya Carlin de katılmış oldu. Üç takım sırasıyla 176, 175 ve 170 puana geldi.
Red Bull akademi pilotlarının savaşı ne olacak? Logan Sargeant’ın yükselişi ve Prema’nın düştüğü durumdan çıkıp çıkamayacağını da sezonun devamında takip edeceğiz. Sezon sonunda bir kez daha Formula 2 değerlendirmek üzere şimdilik görüşürüz.
