Monako GP Ardından

Yazar: Mert Erdem

Sezonun  7. yarışı olan Monako GP geçtiğimiz hafta sonu tamamlandı. Mücadele anlamında klasik şekilde sıkıcı ve tekdüze ilerleyen ve fazla geçiş göremediğimiz yarışa, Pazar günkü yağmur ve pit-stoplar damga vurdu. Ferrari ve Red Bull arasında sular durulmazken, Perez sezonun ilk galibiyetini aldı. Şanssız Leclerc makus talihini bu sene de yenemedi, Mercedes ise Russell ile birlikte sessiz sedasız yine geride kalanların en iyisi olmayı başardı. Gelin, Monako GP sonrası takımlar ve sürücüler arasında oluşan şampiyona durumuna birlikte kısaca bir göz atalım.

Max Verstappen & Sergio Perez

Red Bull Racing – Max Verstappen & Sergio Perez

Sezona ‘title defender’ olarak başlayan Max Verstappen; ilk üç hafta sonunun ikisinde yarış dışı kalarak herkese bir “acaba?” dedirtirken; Suudi Arabistan ve devamında İtalya, Amerika, İspanya GP’lerinde üst üste elde ettiği toplam dört zafer ile pilotlar sıralamasının en tepesinde yerini alarak net bir şekilde “ben hala buradayım” mesajını verdi. Bu sezon Monako’ya kadar bitirebildiği her yarışı kazanarak oldukça başarılı bir performans ortaya koyan Hollandalı pilot, Monako GP’de de yarışı podyumun son basamağında üçüncü olarak tamamlayıp bu sezon yine şampiyonluğun en büyük favorisi olduğunu gösterdi.

Kendisinin geçen yılki başarısında büyük pay sahibi olan takım arkadaşı ‘minister of defence’ Sergio Perez ise bu sezon iki kez dördüncü ve üç kez ikinci olarak Monako’ya geldi. Geçtiğimiz hafta sonu iyi bir pit stop stratejisi, slick lastikler ile attığı hızlı turlar ve biraz da şansının yaver gitmesiyle (ya da Leclerc’in üzerindeki lanet yardımıyla mı desek?) kariyerinin ilk Monako GP galibiyetine uzandı ve topladığı 110 puan ile pilotlarda üçüncü sıradaki yerini korudu. Yeni bir iki yıllık kontratı da cebine koyan Perez için işler şimdilik tıkırında görünüyor. Takımlarda da Red Bull Racing, ilk yedi yarışta aldığı toplam dört galibiyet ve 235 puan ile en yakın rakibinin 36 puan önünde lider konumda bulunuyor.

Charles Leclerc & Carlos Sainz

Ferrari – Charles Leclerc & Carlos Sainz

Son birkaç yıldır tarihinin en kötü performanslarını sergileyen, Tifosi’ye adeta saç baş yolduran Ferrari; yeni yıla çok iyi başlangıç yaptı. Sezonun açılış yarışı olan Bahreyn’i duble yaparak kazanan ve Monako GP’ye kadar toplamda aldığı iki galibiyet ile iki şampiyonada da lider durumda olan İtalyan takım, geçtiğimiz hafta sonunun ardından ise ön sırayı Red Bull ve Verstappen’e hediye etmiş durumda. 199 puan ile takımlar sıralamasında ikinci sırada yer alan Ferrari’yi şu ana kadar Charles Leclerc sırtlamış gibi görünüyor. Monakolu pilot bu sezon Bahreyn ve Avustralya’da zafere uzanırken, Suudi Arabistan ve Amerika’da da ikincilik elde etti; toplamda 116 puan ile pilotlarda Verstappen’in arkasında ikinci sırada yer alıyor.

Takımın diğer sürücüsü Carlos Sainz’ın ise şimdilik karnesi hayal kırıklıklarıyla dolu. Her yarışta yaptığı hatalar ile gündeme gelen, şampiyonluk kalibresindeki aracının potansiyelini bir türlü açığa çıkaramayan İspanyol pilot, şu ana kadar aldığı iki 2’ncilik ve iki 3’üncülük ile pilotlar sıralamasında Russell’ın da arkasında kaldı, kendisine beşinci sırada yer buldu.
Takımlarda da Ferrari, ilk yedi yarışta aldığı iki galibiyet ve 199 puan ile ikinci sırada bulunuyor.

George Russell & Lewis Hamilton

Mercedes – George Russell & Lewis Hamilton

Geçen sezonun takımlar şampiyonu Mercedes, bu seneye beklediği gibi başlayamadı. Radikal sidepod tasarımı ve yoğun dalgalanma problemleri ile dikkatleri üzerine çeken İngiltere merkezli takım, yedi yarışlık bu süreçte toplam 134 puan ile üçüncü sırada yer alıyor.

Sezon başında Bottas’ın koltuğuna geçirilen George Russell, bu sezonki performansıyla sorunlu Mercedes’i adeta sırtladı; yedi yarışı da ilk beş içerisinde tamamlayarak 84 puanla dördüncü sıraya yerleşti. Takımın rekortmen şampiyonu Sir Lewis Hamilton ise zorlu şartlardan genç takım arkadaşına göre daha çok etkilenmişe benziyor. Sezonun ilk yarışı olan Bahreyn GP’de, önündeki Red Bull’ların yolda kalmasıyla aldığıyla üçüncülük dışında henüz podyum göremeyen Hamilton, yedi yarışlık bu süreçte topladığı 50 puan ile sıralamada altıncı konumda bulunuyor.

Lando Norris & Daniel Ricciardo

Mclaren – Lando Norris & Daniel Ricciardo

Bu başlıktan itibaren oluşan grubu, geride bıraktığımız yedi haftayı referans alarak ‘orta sıra mücadelesi’ şeklinde adlandırabiliriz. Ekibin başını Mclaren takımı çekiyor. Şu ana kadar İtalya GP hafta sonunda Lando Norris’in elde ettiği üçüncülük dışında herhangi bir podyumu bulunmayan İngiltere merkezli takım, topladığı 59 puan ile takımlar şampiyonası listesine dördüncü sıradan dahil oldu.

Geçtiğimiz sezonu da dördüncü olarak tamamlayan Mclaren’de Lando Norris, yine takımın birinci pilotu konumunda bulunuyor diyebiliriz. Şu ana kadar tamamlayabildiği 6 yarışın 5’inde puan almayı başaran İngiliz pilot, bir tek Miami GP’de Gasly ile yaşadığı ve kendi hatasının olmadığı temas sonrası yarış dışı kaldı. Norris, 48 puan ile sürücüler klasmanında yedinci sırada bulunuyor.

Takımın diğer pilotu Daniel Ricciardo için ise işler hiç de yolunda gitmiyor. Takım arkadaşı gibi Ricciardo’da bu sezon 7 yarışın 6’sını tamamlayabildi ancak bu yarışlardan yalnızca kendi evi olan Avustralya’dan 8 puan topladı. İtalya GP’nin Sprint yarışından da 3 puan elde eden Ricciardo, 11 puan ile şampiyonada 11. sırada kaldı. Takım patronu Zak Brown’un İspanya GP sonrası verdiği röportajda pilotunu eleştirmesi ve güncel sözleşme durumuna atıfta bulunması akıllara “Ricciardo ile yollar ayırılıyor mu?” sorularını da beraberinde getirdi.

Alfa Romeo – Valtteri Bottas & Zhou Guanyu

Valtteri Bottas ve tecrübesi, bu sezon Alfa Romeo’yla iyi bir uyum yakalamışa benziyor. Her ne kadar çıktığı tüm cuma ve cumartesi antrenman seanslarında sorunlarla boğuşsa da Bottas, yarışların altısında ilk 10’a girmeyi başardı. Topladığı 40 puan ile klasmanda sekizinci sırada bulunan Fin pilot, daha şimdiden bu sezonun flaş sürücüsü olarak anılmaya başlandı bile. Takım arkadaşı çaylak Zhou Guanyu ise, her ne kadar sezonun ilk yarışında elde ettiği sürpriz 10’unculuk ile F1 kariyerine puanla başlamış olsa da, devamında gösterdiği etkisiz performanslar ile puan toplayamadı. Sıralamada bir puan ile 18. olarak yer alan Çinli pilot, henüz alışma evresini atlatabilmiş değil. Takımlarda da Alfa Romeo, 41 puan ile altıncı sırada bulunuyor.

Esteban Ocon & Fernando Alonso

Alpine – Esteban Ocon & Fernando Alonso

Geçen sezonun beşincisi Alpine, bu sezona puan anlamında daha iyi başlamış durumda. 2021 senesinde ilk yedi hafta sonunu toplam 29 puan ile tamamlamış olan Renault bünyesindeki takım, şu ana kadar İtalya yarışı dışında her hafta sonunda en az bir pilotu ile ilk 10’a girerek puan çıkardı ve takımlar arasında 40 puan ile yedinci sırada yer alıyor.
İki takım arkadaşı arasındaki rekabet ise biraz ilginç ve dengesiz. Çıktığı yedi yarışı da bitiren, bunların beşinde puan alarak daha istikrarlı bir görüntü ortaya çıkaran Esteban Ocon, toplam 30 puan ile sıralamada dokuzuncu konumda. Özellikle tek turlarda ve startlarda çok iyi performans gösteren ancak iş uzun soluklu yarışa geldiğinde her türlü şanssızlığı, araç sorununu, yanlış lastik seçimi, trafik gibi pit duvarı problemlerini mıknatıs gibi üzerine çeken iki kez şampiyon Fernando Alonso ise 10 puan ile listede 13. sırada.

Alpha Tauri – Pierre Gasly & Yuki Tsunoda

Bana göre bu sezon performansıyla en çok şaşırtan takımlardan biri. Bir yanda aynı fabrika motoruyla hala şampiyonluğun en büyük favorisi olan bir Red Bull, diğer yanda aldığı 17 puan ile ilk yediye zor giren bir Alpha Tauri. 17 puanın 11’inin geçen sezonun çaylağı Yuki Tsunoda ile gelmiş olmasını da başka bir şaşırtıcı anekdot olarak buraya ekliyorum. Japon pilot bu sene geçen sezona kıyasla daha olgun sürüyor, daha az hata yapıyor ve en önemlisi; boyuna posuna bakıyor olacak ki yarış mühendisi ile daha sakin konuşuyor (ekranlara yansımayan konuşmalara yorum yapamıyoruz tabii). Topladığı 11 puan ile 12. sırada yer alan Tsunoda, son dört yarıştır da takım arkadaşına üstünlük kurmuş durumda. Pierre Gasly için ise sezon çok da iyi başlamadı. Suudi Arabistan GP’de aldığı 8’incilikten öte bir sonuç göremeyen Gasly, belki de Red Bull’un Perez ile 2 yıllık kontrat yenilemesine de katkıda bulundu, kim bilir…

Haas F1 Team – Kevin Magnussen & Mick Schumacher

Sezonun başlangıç zamanlarına denk gelen Rusya-Ukrayna gerilimi ile Mazepin’i apar topar yollayan Haas, belki de altı yıllık F1 serüveninin en isabetli kararını verdi. İkinci aracı eski pilotu Magnussen’e teslim eden Amerika merkezli takım, her ne kadar son zamanlarda sürücülerinin yapmış olduğu hatalar ve kazalar ile gündeme gelse de, sezonun üçte biri bitmemişken 15 puanı hanesine yazdırmış durumda (geçtiğimiz sezonu 0 -evet yazıyla da sıfır- puan ile tamamladıklarını düşünürsek, ilerisi için umutlu olabiliriz). Apar topar lisansı çıkarılarak koltuğa oturtulan Kevin Magnussen, sezonun ilk yarışı olan Bahreyn GP’de aldığı beşincilik ile ortama ışık hızında bir giriş yaptı diyebiliriz. Devamındaki altı hafta sonunun ikisinde yarış dışı kalmış ve diğer ikisinden de puansız ayrılmış olsa da Kevin Magnussen, Haas’a istediği özgüveni sağlamış görünüyor. Takımın diğer pilotu Mick Schumacher, bu sezon henüz puan ile tanışamadı. Bahreyn’deki 11’incilik dışında ilk 10’a hiç yaklaşamayan Mick, tecrübeli takım arkadaşının da etkisiyle baskıyı hissetmeye başlamış olsa gerek.

Sebastian Vettel & Lance Stroll

Aston Martin – Sebastian Vettel & Lance Stroll

İspanya’daki testlerde tartışmasız gridin en yavaş aracı olan ve sezona da Sebastian Vettel’in covid-19 vakası ile şanssız başlayan Aston Martin, şu sıralarda “Yeşil Red Bull” takma adıyla anılıyor. İspanya GP’sine getirdiği büyük güncelleme paketiyle Red Bull’a çok benzetilen takım, İtalya, Amerika ve Monako hafta sonlarında topladığı yedi puan ile dokuzuncu sırada bulunuyor. Çıkabildiği beş yarışın (ilk iki yarışta koltukta yerine Hulkenberg vardı) ikisinden puan çıkaran Sebastian Vettel ile İtalya ve Amerika GP’lerinde 10. olan Lance Stroll takımı sırtlamaya çalışırken, sezonun kalan kısmında bütçe sınırlarını aşmadan güncelleme getirebilecek ve varlık gösterebilecekler mi, merak konusu.

Williams – Alex Albon & Nicholas Latifi

Listenin son sırasında, Alex Albon’un topladığı üç puan ile Williams bulunuyor. Russell’ın Mercedes’e gitmesiyle gridde yeniden koltuk bulan Albon, bu seneki Avustralya GP’de adeta şapkadan tavşan çıkardı. Yarışa başladığı sert lastik setiyle toplam 57 tur tamamlayan Albon, F1 kuralları gereği yarışı lastik hamuru değiştirmeden tamamlayamayacağı için son tur öncesi pite geldi. Damalı bayrağı 10. sırada geçen Tayland’lı, diğer iki puanı da saçlarını kırmızıya boyayarak katıldığı Amerika GP’de elde ettiği dokuzunculuk ile kazandı. Nicholas Latifi ise alıştığımız yerde kaldı, bariyerlerde…

Sezonun sekizinci yarışı olan Azerbaycan GP, 12 Haziran’da Bakü’de gerçekleştirilecek. Bu zamana kadarki kısma bakacak olursak tüm Formula 1 severler, şampiyonluk savaşı için Ferrari-RedBull ve Leclerc-Verstappen düellolarına kilitlenmiş durumda. Ancak unutmayalım ki, motive olmuş bir Perez ile hatalarından arınmış bir Sainz da; araç sorunlarını minimuma indirmiş bir Mercedes ile gününde bir Norris de bu savaşın gidişatına pekala etki edebilir. Pistte tansiyon üst seviyelere tırmanmaya devam edecek gibi görünüyor ve biz, bu sezon geriye kalan 15 yarışta neler olup biteceğini hep birlikte heyecanla takip ediyor olacağız.

Kaynaklar: 1

Bu yazılar da hoşunuza gidebilir

Yorum Yap