Bisiklet deyince aklınıza ilk olarak Fransa gibi büyük bir tur düzenleyen, Hollanda gibi sokakları bisiklet süren insanlarla dolu veya Danimarka gibi devlet görevlilerinin meclise bisikletle gidip geldiği bir Kuzey Avrupa ülkesi gelebilir. Ancak Atlantik’in diğer tarafında bir ülke var ki geçmişten günümüze sahip olduğu, kendine has bisiklet kültürü ile parlıyor.
2019 yılında Egan Bernal Fransa Bisiklet Turu’nu kazanan isimdi. Bu zafer, Kolombiya spor tarihine altın harflerle yazıldı. Çoğu kişi Kolombiya’nın bisikletteki başarısını ülkenin coğrafyasıyla açıklıyordu. Ülkenin sahip olduğu yüksek rakım sayesinde özellikle iyi tırmanışçılar yetiştiği iddia ediliyordu. Ancak coğrafya, Kolombiya’nın bisikletteki başarısını açıklamak için tek başına yeterli bir neden değil.
Şehirler
Kolombiya’nın Bogotá’dan sonra ikinci büyük şehri olan Medellín’in Las Palmas semtinde bulunan Ulusal Rota 56, bisiklet sürmek için dünyadaki en ideal yerlerden biri. 12 kilometre süren tırmanışı, maksimum %14 ve ortalama %7 eğimiyle bisiklet severlerin sıklıkla kullandığı bir yol. Hatta birçok bisikletçinin bu yolda yaptığı dereceler kayıt altına alınıyor. Palmas Official Strava’nın verilerine göre 30:17’lik derecesiyle zirvede yer alan isim, burada da Egan Bernal. Medellín şehri yıllarca uyuşturucuyla mücadele ettikten sonra kentin gençlerini kurtarmada onları bisiklete yönlendirmek oldukça etkili olmuş. Kentin sokakları şu anda çok daha güvenli durumda.
And Dağları arasında kalan ve deniz seviyesinden 2600 metre yükseklikte, dünyanın en yüksek 4. başkenti olan Bogotá ise Kolombiya’daki bisiklet kültürü anlatılırken bahsedilmesi gereken en önemli şehir. Kentin bisiklet altyapısının önemli bir savunucusu olan eski Bogotá belediye başkanı Enrique Peñalosa, 1999’da “30 dolarlık bisiklet kullanan bir vatandaş, 30.000 dolarlık bir arabadaki bir vatandaşla eşit derecede önemlidir.” demiş ve 1998’de göreve geldiğinde, yeni otoyol planlarını iptal ederek parayı bisiklet yollarına ve otobüs sistemine yatırmış. Başkentte yaklaşık 350 kilometrelik bir bisiklet ağı bulunuyor ve bu ağ her geçen gün uzatılıyor. 2019 yılında ilk kez Copenhagenize Bisiklet Dostu Kentler Endeksi’ne girip 12. sırayı alan Bogotá, aynı zamanda listedeki tek Latin Amerika kenti. Şehirdeki 2500 olan bisiklet parkına 2027 yılına kadar 13 bin daha eklenmesi planlanıyor. Covid-19 salgını sonrası ise kente ilk etapta 80 kilometrelik bisiklet yolu daha eklenmiş. Şehirde genel olarak trafik kaos halinde olsa da insanlar bunu bisiklet, scooter gibi araçlarla hafifletmiş durumdalar. Aynı zamanda kentte 1974 yılında çevreci bir protestoyla kazanılan oldukça güzel bir gelenek var. Her pazar ve resmî tatil günlerinde saat 07.00- 14.00 arası şehrin büyük ana caddelerinin bir kısmı motorlu araç trafiğine kapatılıyor. “Ciclovia” denen bu bölümde her pazar yaklaşık 1,5 milyon Bogotálı bisiklete biniyor. Bu gelenek yalnızca Bogotá’da değil hemen hemen her Kolombiya şehrinde uygulanıyor. Hatta ve hatta Şili, Meksika, Peru gibi ülkelerde de bu geleneği görmek mümkün. Bu uygulama sırasında kapatılan yollarda birçok bisiklet tamir, bakım ve giyim noktaları kuruluyor.
Kolombiya’nın bir başka bisiklet yıldızı Nairo Quintana ise ülkenin fazlaca dağlık bölgeleri olan Boyoca ve Antioqua civarında yetişmiş. Quintana’nın küçükken 15 kilometrelik dağ yolunu katederek okula gittiği, bazen de bu yolda kız kardeşini taşıdığı söyleniyor.
Yarışlar
Bir kadro üreticisi olan Scarab Cycles’dan Alejandro Bustamente, Kolombiya’da bir bisiklet yarışından asla uzakta olmadığınızı söylüyor. Vuelta a Colombia başta olmak üzere ülkede çok sayıda bisiklet yarışı düzenleniyor. Chequeos mücadeleleri ise gelecek vadeden gençleri keşfetmek için harika bir yöntem. Velodromlarda düzenlenen bu mücadelelerde birkaç pro veya elit bisikletçi önde tempoyu belirlerken arkalarındaki genç sporcular 1 saat boyunca en iyi olmak için yarışıyor. Burada göze çarpanlar gençler, antrenörler tarafından gözlemlenip not ediliyor. Bustamente, özellikle gençler için çok sayıda yarışılabilecek etkinlik olduğunu ve şehirlerin birbirleri ile sürekli bir rekabet içinde olduğunun altını çiziyor. Onun deyimiyle ünlü Kolombiyalı bisikletçi Nairo Quintana’nın memleketi Boyaca’dan çıkan bisikletçiler yaşamın yüksek irtifada olmasından dolayı ince yapılı ve güçlü kardiyoya sahip. Cali ise düz ve çok sıcak bir yer olduğundan dolayı en iyi pist bisikletçilerini çıkaran şehir. Ancak nereden olursa olsun çoğu Kolombiyalı için bisiklet vazgeçilmez bir tutku.
Bisiklet Dükkanları
Böylesine bisiklet aşığı olan bir ülkede elbette bisiklet meraklılarının ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik köklü dükkanlar olması da kaçınılmaz. Örneğin Medellín’in şehir merkezi olan El Centro’daki Avenida Carabobo’da ülkenin en eski iki bisiklet mağazası bulunuyor. 1957’de hizmet vermeye başlayan Colbic Bicicletas ve 1959’da kurulan Bicicletas Ramon Hoyos yarım asırdan fazladır Kolombiyalı bisiklet tutkunlarına hizmet veriyor.
Ramon Hoyos’un oğlu olan Jorge Hoyos, babasını bütün Kolombiya’nın tanıdığını söylüyor. Kolombiyalı olmayanlar onu 1956 ve 1960 Olimpiyat Oyunları’nda milli takımla koştuğu yarışlardan hatırlasa da Kolombiyalılar onu ülkenin en büyük yarışı olan Vuelta a Colombia’da 18 etaptan 12’sini kazanmasıyla hatırlıyor. Hoyos bu turu tam tamına 5 kez kazanarak adeta bir döneme damgasını vurmuş. Hoyos kitaba basılan hayat hikayesi ile Nobel Ödülü alan muhtemelen dünyadaki tek bisikletçi. Kolombiyalı ünlü yazar Gabriel Garcia Marquez’in kaleme aldığı Hoyos biyografisi “Espectador”, 1950’lerde gazetelerde yayımlanmış. Hoyos aynı zamanda bugün bile Kolombiyalı bisikletçileri tasvir etmek için kullanılan el escarabajo de la montaña yani “dağların böceği” takma adının ilk sahibi.
İki çocuğuyla birlikte Colbic Bicicletas dükkanını işleten Tata Otalvaro ise insanların yeni parçalar almaktansa ellerindeki parçaların onarılmasını istediklerini söylüyor. Eski sistemleri onarabilmek adına dükkanda çok fazla eski parça bulundurduklarına belirtiyor. Dükkanın deposu satış alanından daha büyük bir alana sahip durumda. Dükkanda oldukça pahalı fren ve vites sistemlerinden profesyonel yol bisikletleri, çocuk bisikletlerine kadar her türlü bisiklet ve ekipman mevcut. Yaklaşık 65 yıl önce Tata Otalvaro’nun babası ve amcası tarafından kurulan Colbic Bicicletas caddenin karşısındaki Ramon Hoyos ile birlikte Kolombiya’nın en eski bisiklet dükkanıymış. Başlangıçta küçük bir dükkan olan Colbic, kısa sürede bölgeyi ülkenin en önemli bisiklet merkezi haline getirmiş. Otalvaro şu anda stoklarının oldukça geniş olduğunu ve küçük köylerdeki mağazalara ve tamircilere bile birçok ürün tedarik ettiklerini söylüyor.
Kolombiya’da arazinin tadını çıkarmak isteyen bisikletçilerin uğrak noktası ise Bogotá savanasında 2663 metre yükseklikte yer alan Subachoque’da, Rafael Ospino ve Camilo Ríos tarafından üç yıl önce açılan 3 Puertos Gravel Bici Bistro. Burası rota, sürüş partneri ve atıştırmalık arayanlar için bir bisiklet merkezi haline gelmiş. Ospino, ana fikrin bir bisiklet yolculuğunu 3 Puertos’ta başlatmak ya da bitirmek olduğunu söylüyor ve sürüşten önce veya sonra bisikletçilere sağlıklı yiyecekler sunduklarını, onlara gerekli teçhizat ve rota konusunda yardımcı olduklarını söylüyor. Ayrıca başka bisikletçilerle tanışmak için de çok uygun bir nokta. Ospino ve Ríos, topluluklarında gravel bisiklet kültürünün büyümesi için ciddi yatırımlar yapıyor. Öyle ki bu kültürün dünyanın diğer yerlerinde nasıl olduğunu görmek için seyahatlar düzenliyorlar. Ospino, “Gravel bizimki gibi bir ülke için çok mükemmel.” diyor ve sözlerine şöyle devam ediyor: “Sizi bulabileceğiniz en muhteşem manzaraya götürecek çok sayıda asfaltsız yolumuz var.”