Monako’nun dar sokaklarında yapılan yarışların içine doğan Charles Leclerc’in hayatı birçok kırılma noktalarıyla dolu. Dünyanın en prestijli yarışının yapıldığı ülkede doğan Leclerc, doğduğu ülkeden kaynaklı olarak varlıklı bir aileye sahip zannedilebilir ama öyle değil. Hatta karting yıllarında sponsor bulamasaydı şu an onu tanımıyor olacaktık. Ferrari’nin genç yıldızının yarış kariyerini ve özel hayatını beraber inceleyelim.
Charles Leclerc’in karting kariyeri sekiz yaşındayken başladı. Bir röportajında kartingin önemini ve ona kattıklarını şöyle dile getirdi: “Kartingin, motor yarışlarında kariyer yapmak ve bir gün Formula 1’e ulaşmak isteyen herhangi bir sürücü için ilk adım olması gerektiğine inanıyorum. Bana; racecraft, yarışı yönetebilme, takımımla nasıl konuşmam gibi şeyleri kazandırdı. Yarış vizyonumun çoğunu kartingte öğrendim ve bu beni daha iyi bir pilot yaptı.” İlk karting yarışlarını Monako’da ve Fransa’da yapan Monakolu pilot, 2010’da Monako Kart Kupasını kazandı. Bu kupa ona kariyerinin ilk kırılma noktasını getirdi. 2011 yılında çocukluk arkadaşı Jules Bianchi sayesinde yarışması için gerekli sponsoru buldu. Bu sponsorluğu sağlayan kişi Schumacherli senelerde Ferrari’nin yenilmez armadasındaki önemli isimlerden Jean Todt’un oğlu Nicolas Todt’tu. Bu sayede ilk Ferrari bağlantısı kurulmuş oldu. Ayrıca Todt, Bianchi’nin de menajeriydi. Leclerc, bu sponsorluk olmasa yarış kariyerine devam edemeyeceğini söylemişti.
2013 yılının sonuna kadar süren karting kariyeriyle göz dolduran Monako Prensi, kupa sonuçlarında ilk iki sırayı bırakmadı. Leclerc, Formula Renault’ya geçmeden son sezonunda 2013 CIK-FIA Dünya KZ Şampiyonası’nda yarıştı ama birinciliği yıllar sonra yarış sporlarının zirvesi Formula 1’in Avusturya ve Britanya yarışlarında destansı bir mücadeleye gireceği Max Verstappen’e bıraktı. Max direkt Formula 3’e giderken Charles Formula Renault 2.0’nin yolunu tuttu.
2014 yılı hayatının ikinci büyük kırılma noktasıydı. Bu yıl, Leclerc için sporda harika gitti. Açık tekerli yarış serisi olan Formula Renault’da bir İngiliz takımı olan Fortec Motorsports’ta koltuk buldu. Sezon boyunca 14 yarışta yedi podyum yapan çaylak Charles, iki de yarış galibiyeti aldı. Bu iki galibiyet de Ferrari’nin evi Monza’daydı. Sezon bitiminde bu seride tecrübeli ve şu an Mercedes F1 takımının yedek pilotu olan Nyck de Vries’in ardında ikinci oldu. Ayrıca bu sene Mercedes’e geçen George Russell’ın da önündeydi. Daha önce dediğimiz gibi bu sene hayatının önemli kırılma yıllarında biriydi. 2014 F1 takviminin Suzuka pisti, ondan çocukluk arkadaşı ve vaftiz babası Bianchi’yi almıştı. Bianchi’nin ölümü F1’de önemli güvenlik regülasyonları getirdi. Bu kaza ile ilgili “kariyerini sonlandırmayı düşündün mü?” soruna Leclerc “Bu nedenle kariyerimi sonlandırmak için hiçbir düşüncem yoktu” dedi. Sporda daha önce de ölümler olduğunu ve güvenlikle ilgili olarak “Bu spora başladığınız andan itibaren ne kadar tehlikeli olduğunu biliyorsunuz. Asla güvenli bir spor olmayacak. Bu kaza daha iyiye gitmemi sağladı ve onu (Bianchi’yi) gururlandırmak için yarışmama sebep oldu” diye ekledi.
2015 yılında kariyerini bir adım daha öteye taşıyarak Formula 3 Avrupa Şampiyonasına adım attı. Hollanda ekibi Van Amersfoort, Max Verstappen’in ayrılması ile oluşan boşluğu Charles Leclerc ile doldurdu. Leclerc bu seneye çok hızlı girdi. İlk hafta sonu Britanya’daydı ve yarışlarının ikincisinde podyum, üçüncüsünde galibiyet aldı. Sezonun ilk 17 yarışında 13 podyum dört yarış galibiyeti alırken kalan 16 yarıştan podyum çıkaramadı. Sezonu dördüncü bitirirken çaylaklar arasında birinci oldu. Bu çaylaklar arasında yakından tanıdığımız George Russell, Lance Stroll ve Alexander Albon vardı.
2016 yılı Monakolu için üçüncü kırılma noktasıydı. Bu yılda Leclerc Ferrari’nin dikkatini çekmişti. Ferrari’de simülatörü test etti hatta bir F1 aracına oturdu. Ferrari sürücü akademisine katıldı ve akademi ile bağları kuvvetlendi. Ferrari sürücü akademisi 2009 kuruldu. Ancak çok bariz bir şekilde Red Bull Racing’in gerisinde kaldı. Red Bull; Sebastian Vettel, Daniel Ricciardo ve Max Verstappen gibi önemli yetenekleri akademisinden çıkarmışken Ferrari’de bu seviyede bir yetenek çıkmamıştı.
Leclerc bir yandan Ferrari’ye katılırken pistlerde de hız kesmedi. 2016’da GP3’te son şampiyon ART takımı ile yarıştı. 18 yarışta 8 podyum ve 3 yarış galibiyeti alarak takım arkadaşı Albon’a üstünlük sağladı. Bu sene sondan bir önceki yarış şampiyonluğunu ilan Leclerc için Ferrari takım patronu Maurizio Arrivabene olumlu demeçler vererek ve HAAS ile çalışmalar yapmasını isteyerek Formula 1 için bir ışık olduğunu belli etti.
2017 yılında Leclerc artık motor sporlarının zirvesinden bir adım uzaktı. Başarılı bir Formula 2 sezonu, onun için Formula 1’in kapılarını aralayabilirdi. Leclerc bu fırsatı ilk seferde çok iyi değerlendirdi. F2 takımlarından Ferrari destekli Prema Racing ile sözleşme imzaladı. Leclerc’in takımı Prema’nın müdürü René Rosin “Onu 2014’ten beri tanıyoruz. Hızlı, rekabetçi ve dikkat çekici biri” dedi. F2 formatından cuma günleri sıralama turları ve hafta sonu iki yarış yapılır. Leclerc, 22 yarışta 7 galibiyet, 10 podyum ve 8 pol pozisyonu elde etti. 8 pol pozisyonuyla tek turdaki başarısını herkese gösterdi. Spa’da kendisinden bağımsız gelişen teknik sebeplerden dolayı diskalifiye oldu ve yine teknik sebeplerden dolayı Macaristan’da pol pozisyonu elinden alındı. Ancak bunlar onu yavaşlatamadı. Sezonun ilk yarısını domine etti ve sezon sonuna üç yarış kala çaylak olarak şampiyonluğa ulaştı. Rosberg, Hamilton ve Hulkenberg’ten sonra çaylak olarak şampiyonluğa ulaşan ilk sürücü oldu. Ayrıca, 19 yıl 356 günle bu seride şampiyon olan en genç isim oldu. Yarış hızı ve tek turda gösterdiği hızın yanında çabuk öğrenmesi onu çaylak yılında şampiyonluğa taşırken bir sonraki sezon için Ferrari ile iyi ilişkileri olan Sauber F1 takımında koltuk bulmasını sağladı. Monakolu büyük yeteneğin hayalleri gerçek oldu. Ama onu Formula 1’de çok daha büyük bir macera bekliyordu.
Sporda her şey mükemmel ilerlerken hayatından her şey toz pembe ilerlemedi. 2017’nin Azerbaycan hafta sonu öncesi Leclerc’in babası vefat etti. Ancak bu yine onu yavaşlatmadı. Hafta sonu boyunca ne hızı ne kazanma isteği ne de konsantrasyonu azaldı. O yarış haftasında pol pozisyonu, bir yarış galibiyeti ve iki podyum elde etti. Monakolu çaylak “Benden ne istediğini kendime sordum. Cevap netti, kazanmamı istedi” dedi.
2018 yılı için Sauber koltuklarının birinin Charles Leclerc’e ait olduğunu açıkladı. Sauber turbo hibrit çağının güçsüz ekiplerindendi. Uzun yıllardır son sıralarda mücadele ediyordu. Leclerc daha sezonun dördüncü yarışında Azerbaycan’da altıncı oldu. Hızını ve yeteneğini daha dördüncü Formula 1 yarışında herkese gösterdi. Sezon boyunca on kere puan alırken takım arkadaşı Ericsson altı kere puan alabildi. Ancak, puan tablosunda fark çok daha fazlaydı. Leclerc otuz dokuz puanla on üçüncü olurken Ericsson dokuz puanla on yedinci olabildi.
2018 yılının Eylül ayında Leclerc’in hayalleri gerçek oldu. Ferrari 2019 yılında son şampiyonları Raikkönen yerine Leclerc ile yarışacaklarını açıkladı. Leclerc, Ferrari için yarışan en genç ikinci sürücü olacaktı. Temmuz 2018’de vefat eden Ferrari başkanı Sergio Marchionne de Leclerc’i kırmızıların koltuğunda görmek istiyordu. Raikkönen’in form düşüşü ve Ferrari’nin 2018 yılında büyük hayal kırıklığı yaşaması, yetenekli sürücünün bu koltuğu almasında yeteneğinin yanındaki etkenlerdi. Hızından şüphe duyulmayan Leclerc için savaş artık zirvedeydi. Burada yeni takım arkadaşı Sebastian Vettel, son yılları domine eden Lewis Hamilton ve muhtemelen en büyük rakibi olacak Max Verstappen vardı.
Kırmızı arabaya Ferrari pilotu olarak oturduğu ilk senede takım bir kaosun içindeydi. Bir sene önce başkan Marchionne vefat etti, bir türlü gelmeyen şampiyonluktan dolayı takım sorumlusu Arrivabane gönderildi, son şampiyon Raikkönen tazminatı ödenip takımdan gönderildi, takımın dört kez şampiyonu Vettel mental olarak dağınık durumdaydı. Kış testleri olumlu geçse de Avusturalya’da araç Mercedes’in gerisindeydi. Takım tam anlamıyla bir kaostaydı. Sezon başlamadan önce yeni takım patronu Mattia Binotto “İlk beş yarışta pilot önceliğimiz yok, yüzde 50-50” dedi. Avusturalya, Leclerc için iyi geçmese de sezonun ikinci yarışı Bahreyn’de Monakolu sazı eline aldı. Pol pozisyonunu elde etti ve yarışta liderken motor arızasından dolayı liderliği kaptırdı ancak F1’deki ilk podyumuna tutundu. Takım arkadaşı Vettel ise kendi hatasından dolayı yarışı podyum dışında bitirdi. Motor arızası yaşamasa Leclerc’in yarışı kazanma ihtimali hiç düşük değildi. Avusturya ve Britanya yarışları 2020li yılların adeta provasıydı. Leclerc-Verstappen mücadelesine sahne olan bu yarışların ilkinde Leclerc “yumuşak davranarak” liderliği kaptırdı. Ancak Britanya’daki mücadele daha sertti ve kırmızı araba önde kaldı. Ama yine de sezonun ilk yarısında Mercedes rakipsizdi. Sezonun ikinci yarısı ses getiren türdendi. Belçika’da Leclerc hem polü aldı hem galibiyeti ve bunu o hafta sonu F2 yarış kazasında vefat eden Hubert’e adadı. Monza’da da hem polü hem galibiyeti aldı ancak bu galibiyet Tifosi için çok anlamlıydı. 2007’den beri şampiyonluk göremeyen Ferrari aşıkları 2010’dan beri de Monza galibiyeti göremiyorlardı.
Singapur’da, Rusya’da ve Brezilya’da Ferrari’de bir iç savaş hali vardı. Dört kez şampiyon tecrübeli Vettel, genç Monakoluya diş geçirmeye çalışıyordu. Bu yarışların ilkini Vettel kazandı. İkincisinde yer “kavgası” yaşandı ve Vettel motor arızasından yolda kaldı. Üçüncüsünde ise Vettel-Leclerc birbirleri ile temas ederek yarış dışı kaldı. Brezilya yarışı, bir ipte iki cambaz oynamaz mesajını Ferrari’ye verdi. Sezon boyunca genç pilot, tecrübeli takım arkadaşına bariz bir üstünlük sağladı. Vettel; dokuz podyum, bir yarış galibiyeti, iki pol alırken, Leclerc; on podyum, iki yarış galibiyeti, yedi pol aldı ve yirmi dört puan farkla sezonu önde bitirdi.
2020 sezonu kırmızılar için tek kelimeyle korkunçtu. Takım sezon başında Vettel’le sözleşme uzatmayacağını açıkladı. Yeni, eskiyi karşı galip çıktı. Ünlü animasyon filmi Cars’ın üçüncü filminde McQueen artık yaşlanmış bir şampiyondur. Bir dönemi domine etmesine rağmen artık eski günlerinde uzaktadır ve arkadaşları yavaş yavaş emekli olmaktadır. Bir yarışın sonunda yakın arkadaşı Cal Weathers’ın emeklilik haberini duyunca arkadaşına “Emeklilik de nerden çıktı?” diye sorar. Arkadaşının cevabı ise “Amcama ne zaman emekli olacağımı nasıl anlayacağım diye sordum, gençler sana söyleyecektir dedi” diye cevap verir. Vettel için de çok sevdiği Ferrari’den şampiyon olamadan ayrılmasının vakti geldiğini Leclerc söyledi.
Bir önceki yıl yedi takım Ferrari motoru için “hileli” diyerek FIA’ya başvurdu. FIA bu konuyu Ferrari ile çözdük diyerek konuyu kapattı. Ancak 2020 sezonunda Ferrari’nin düzlük hızı yok oldu. SF-1000’in “hantal” da bir araç olmasıyla kırmızılar gridte zirve yarışında uzaklaştı ve sezonu ancak altıncı bitirebildi. Buna rağmen Leclerc iki ve Vettel bir podyum elde etti. Leclerc, takım arkadaşına tek turda bariz bir üstünlük sağladı. Vettel ve Leclerc, beraber yarıştıkları iki sezon boyunca pistte çok sert mücadelelere girseler de birbirlerine olan saygıları ve sevgileri bize hep olumlu yansıdı. Vettel’in son yarışında kaskları değiştiler ve birbirleri için söyledikleri sözler eminim ki Tifosileri duygulandırmıştır.
2021 sezonunda Ferrari Vettel’in koltuğunu Sainz’a verdi ve Leclerc ile 2024’e kadar sözleşme imzaladı. Böylece Ferrari şampiyonlarla yarışma mottosundan ödün vererek hiç şampiyonluğu bulunmayan iki yetenekli isimle yeni bir yola çıktılar. Bu ikili Ferrari’nin en genç sürücü ikilisi. Sezonun büyük bir bölümü yeni çağa hazırlanan Ferrari’nin istediği sonuçları aldı ve sezonu ezeli rakibi McLaren’in üstünde üçüncü bitirdi. Leclerc iki pol ve bir podyum alırken takım arkadaşı Sainz dört podyum elde etti. Sezon sonuna doğru yükselen araç performansı kırmızıları mutlu etse de şampiyon olunamayan her sezon Şahlanan At için başarısız sayılabilir. 2007’den sonra şansını Alonso, Raikkönen ve Vettel gibi tecrübeli şampiyon isimlerle deneyen Ferrari başarıya ulaşamadı. Bakalım bu genç kadrosuyla Ferrari ve Leclerc yeni çağda istedikleri o şampiyonluğa ulaşabilecek mi?